Turizm, mevcut alt yapı kullanılarak hizmet sunumu yoluyla para kazandıran bir sektördür. Sağlık turizmi de benzeri şekilde ülkedeki mevcut sağlık altyapısı ve turizm potansiyelinin kullanılarak gelir elde edildiği bir sektör olarak tanımlanır. Yani hem sağlık hem de turizm sektörlerinin enstrümanları veya temsilcileri sağlık turizmi sektörünün bileşenleridir. Kaynak kullanımından yola çıkılacak olduğunda, sağlık turizminin normal olarak her 2 sektör bileşenlerine de para kazandırdığını kolaylıkla söyleyebiliriz. Ancak sağlık turizminin para kazandırabiliyor hale gelmesi için, enstrümanların doğru ve verimli kullanılması gerekir.
Sağlık turizmi hem başlangıç aşamasında hem de süreç içerisinde ciddi maliyetler nedeniyle esasında riskli bir sektör olarak kabul edilebilir. Zira yeterince hasta elde edilmemesi durumunda, yapılan yatırım bütünüyle zarara dönüşebilir. Bu nedenle sağlık turizmi yapacak olanların, sektörün hiç zahmete girmeden bir koy 3 al işlemlerinin yapılabileceği bir sektör olmadığını ve yoğun pazarlama çalışmaları gerektirdiğini başta kabul etmeleri gerekir.
Sağlık turizmi ile nasıl para kazanılır?
Sağlık turizmi hedef kitlesi itibariyle fiziksel pazarlamanın kolay yapılamadığı bir alandır. Hatta sağlık turizminde fiziksel pazarlama neredeyse imkansızdır. Bu nedenle bu alanda dijital pazarlama araçları kullanılır. Aslında bu doğrudan bir avantaj olarak da kabul edilir. Bunun sağlamasını, dijital pazarlama araçlarının keşfinden önce ülkemizde bu sektörün neredeyse hiç var olmaması ve keşiften sonra dünyanın önde gelen sağlık turizmi merkezlerinden biri haline gelmemizi gösterebiliriz.
Sonuç olarak sektörde nitelikli pazarlama yapılarak ciddi hasta kapasitelerine erişmek ve hemen her sağlık branşında hizmet verebilmek mümkündür. Bu da sağlık hizmetlerinin sunumu, bununla birlikte ulaşım ve konaklama gibi turizm hizmetlerinin sunumu süreçlerinden, hem bireysel ya da şirket olarak hem de ulusal boyutta para kazanırız.
Sağlık turizmi ile para kazanmak için doğru pazarlama yapmak gerekir
Sağlık turizmi yapabilmek için, belli kanuni koşulları sağlamak gerekir. Bu koşullar herhangi bir şirketi açmaktan çok daha büyük maliyetleri gerektiriyor. Bu nedenle yapılan yatırımın ve işletme sermayesinin boşa gitmemesi için, sağlık turizmi yapan şirketlerin sürekli ve yüksek hacimlerde hasta getiriyor olması gerekir. Bunu sağlamak için yapılması gereken, hedef kitleye direkt erişimin sağlanması ve buradan hastaların getirilmesidir.
Sağlık turizmi acentelerinin ve sağlık kuruluşlarının, yurtdışından hasta bulabilmek için elinde 2 seçenek vardır.
- Acentelerle çalışmak
- Uluslararası dijital pazarlama yapmak
Bu 2 seçeneğin dışında, fiziksel pazarlama yönteminden bahsetmiyoruz bile. Zira bir şirketin, hedef ülkede fiziksel pazarlama yapabilmesinin maliyeti, o ülkede sağlık kuruluşu açmak kadar büyüktür. Bu nedenle bu seçenek zaten kullanılabilir değildir.
Yabancı acentelerle çalışarak sağlık turizmi nasıl yapılır?
Acentelik sisteminde, tıpkı otelcilikte olduğu gibi hizmetin acente çok düşük fiyatlarla bloke edilmesi durumu söz konusudur. Bu blokaj neticesinde acenteden hasta garantisi alınır. Ancak burada söz konusu olan fiyat ve komisyonlar o kadar olumsuzdur ki, bu fiyatları sağlık hizmeti verdiğinizde maliyetlerinizi karşılamanız dahi çok güçtür. Zira yabancı acenteler, yerli acentelerden ve sağlık kuruluşlarından çok ucuza aldıkları hizmetleri, ciddi fiyatlarla satarlar. Bunun sonucu olarak, bizim sağlık turizminden elde edeceğimiz gelir sıfıra çok yakın bir seviyeye kadar iner. Her ne kadar başlangıçta tüm randevuları doldurmuş gibi görünüyor olsak da bu durumda kazancımız çok düşük olacağından verimlilik de aynı şekilde düşük olacaktır.
Yabancı acentelere blokajı yapmak, kimi acentelerin ve sağlık kuruluşlarının hiç pazarlama yapmadan hasta kazanmak fikrine hizmet ediyormuş gibi görünebilir. Ancak şu bir gerçektir ki, biraz emek gerektiriyor olsa da yerli acentelerin ve sağlık kuruluşlarının pazarlamasını kendileri yapması halinde, kazançları bu yöntemin çok üzerinde olacaktır.
Uluslararası dijital pazarlama ile sağlık turizminden para kazanmak
Pazarlama işletmenin temel fonksiyonlarından bir tanesidir. Aslında modern işletmelerin pazarlama yapmadan ayakta kalabilmeleri de mümkün değildir. Ancak ülkemizde yanlış anlaşılan veya görülmek istenmeyen bir işletme fonksiyonu olma durumu devam etmektedir. Bu hata nedeniyle sağlık turizmi sektörü dışındaki pek çok sektör ciddi zarar görmüş ve ülkemizde bu sektörlerin bazıları neredeyse ortadan kalkmak üzeredir.
Pazarlama fonksiyonunu ve özellikle dijital pazarlamayı göz ardı etmek işletmecilik açısından yapılabilecek en büyük hatadır. İşletmelerin uluslararası dijital pazarlama olmasa dahi yerelde dijital pazarlama etkinliklerine çok dikkat etmeleri gerekir. Zira günümüzde alıcıların satıcılara erişmesini de ve onlar hakkında bilgi almasında en etkili yöntem budur.
Sağlık turizmi pazarlaması noktasında ise, dijital pazarlama etkinlikleri neredeyse tek seçenektir. Zira uzak ülkedeki hastaya kendinizi tanıtmak ve onun sizden randevu almasını sağlamak için elinizde çok fazla enstrüman yoktur. Oysa internet kaynakları ile, alaska’dan tokyo’ya kadar dünyanın her yerindeki hastaya erişmeniz mümkündür. Üstelik fiziksel olarak yapmaya çalıştığınızda asla erişemeyeceği biz bu kanallara, dijital pazarlamanın doğası sayesinde kolayca erişebilirsiniz.
Emek verme ve üzerinde çalışma zorunluluğu bir kenara konulduğunda, nitelikli uluslararası dijital pazarlama yani sağlık turizmi pazarlaması yaparak, bir koy 3 al biçiminde faaliyette bulunmak mümkün olabilir. Zira kuracağınız dijital pazarlama ağını, sürekli olarak beslenmeniz halinde uzun vadede ciddi bir hasta dönüşümü düzenli olarak söz konusu olacaktır.
Tabii bunu sağlayabilmeniz için sağlık turizmi pazarlamasını biliyor olmanız veya bu alanda uzman dijital pazarlama ajansı ortaklığını tercih etmeniz gerekir.
Sağlık turizmi pazarlamasında hangi araçlar kullanılır?
Sağlık turizmi pazarlamasında geleneksel araçları kullanmayı tercih etmiyoruz. Hedef ülkede broşür dağıtmak veya kapı kapı gezerek hasta bulmak gibi bir olasılığımız yok. Bu ülkelerdeki televizyon ve radyolarda da yayın yapamayız. Bunun yerine, bu ülkelerdeki hastalara internet üzerinden ulaşmayı öngörüyoruz. Aslında kuracağımız yapı onların bizi bulabilmesini sağlayacak bir sistem olacaktır.
Sağlık turizmi pazarlamasında dijital mecralarda kullandığımız başlıca araçlar aşağıdaki gibidir.
- İnternet siteleri
- Sosyal medya platformları
- Video paylaşım platformları (YouTube vb.)
- Portallar ve blog siteleri
- Basın yayın kuruluşlarının dijital mecraları
- Internet reklamları
Türkiye’de sağlık turizmi yapmak isteyen firmaların hedef kitlesi olarak kabul edilen batı ülkelerinde, internet kullanım oranı %100’e yakındır. Bu şartlar altında bu ülkelerdeki herkese internetten ulaşmak mümkündür demek doğru olur. Tabii biz onlara belli kanallardan erişirken, onların bizi bulmasını sağlık turizmi SEO işlemleriyle sağlarız.
Kullanıcı dostu kaliteli web siteleri inşa ederek, onların Google aramalarında öne çıkmalarını sağlamak, hastaların hastalıklar ve tedavileri ile ilgili olarak yaptıkları aramalarda öne çıkmamızı sağlar. Örneğin İtalya’daki bir hasta, burun estetiği ameliyatı araması yaptığında, sizin siteniz İtalya’daki kullanıcılara gösterilebilir standartlara sahipse, size ulaşabilir. Uygulamaları ne kadar çok dilde yaparsanız, o kadar geniş bir coğrafyada sağlık turizmi yapabilirsiniz.
Sağlık turizmi operasyonlarınızı internet reklamları ve özellikle sosyal medya çalışmaları ile güçlendirebilirsiniz. Elbette hedef kitle genişliği artık buna bağlı olarak dil sayısı daha fazla olduğunda belli bir maliyet ortaya çıkacaktır. Bu durum pazarlama altyapınızın tam anlamıyla çalışmaya başladığında, size kazandırdığın çok çok altında olacaktır. Başlangıçta katlanmak zorunda kaldığınız internet reklamları maliyetleri de süreç ilerledikçe azalacak ve karlılığınız marjinal şekilde artacaktır.
Biz sağlık turizmi pazarlamasını sadece kendimiz için değil, ülkemiz için de önemsiyoruz. Zira Hindistan ve Malezya gibi rakip ülkelere gitmesi muhtemel hastaları, ülkemizde tedavi olmaları için bilgilendiriyor ve kendimize çekiyoruz. Bu sayede hem doktorlarımız ve sağlık turizmi acentelerimiz para kazanıyor hem de ülkemize döviz girişi mümkün oluyor.
2013 yılında Koç Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra Ziraat Bankası projelerinde ve ağırlıklı olarak sağlık sektöründe hizmet verdim. Şu anda Collified Reklam Ajansı’nın kurucu ortağı olarak Avrupa’daki pazara yönelik çalışan firmalara veri tabanlı dijital pazarlama hizmeti sunuyorum.
